Gençlik Divanı

Kur'an Âilesinin İmkânı Üzerine

Yazan : endülüslü adil

Kur’an’ı okuyup, kendi âilemizde yaşamamızın, çocuklarımıza öğretmemizin önünde ne gibi bir engel olabilir?

Kur’an öğrenmek derken, Elif cüzünden başlayıp, mushafı Arapça’sını okuyup hatmetmeyi yahut ezberlemeyi kastetmiyorum.Gerçekten öğrenmeyi ve hayatımıza yansıtmayı kastediyorum..Kur’an’ı kendi kişisel hayatımızda ve âile hayatımızda yaşamak, idealize edip durduğumuz dillere pelesenk “bir Kur’an toplumu” için ilk -ve tabiki en zor- adım olmasın sakın?Önce bir durum tespiti yapalım; Allah’a inanıyoruz, Peygamberlerine, meleklerine, ahirete, cennet-cehenneme ve diğer inanç unsurlarına inanıyoruz. İnanıyorsak, Kur’an’ın büyük bir kısmını hayatımıza, gönül dünyamıza yazmışız demektir. Bunları kâr hanemize yazabiliriz.Namazımızı kılıyoruz, Ramazan’da orucumuzu tutuyoruz, paramız varsa zekatımızı veriyoruz, nasip olursa Hacca da gittik, yahut yazıldık gideceğiz. Bunları yapıyorsak Kur’an’ın yaklaşık 30–40 âyetini iyi-kötü uyguluyoruz demektir. Yani Kur’an’ı hayatımıza aktarmak konusunda hiçbir şey yapmıyor değiliz.Doğru sözlü isek, fakirlere yardım ediyorsak, insanlara güzel söz söylüyorsak, arkalarından konuşmamaya çalışıyorsak ve diğer güzellikleri yapmaya çalışıyorsak, yine Kur’an’ın birçok âyetini aslında yaşıyoruz demektir.Elbette yukarıda sayılan örnekleri artırmak mümkün ve gerekli, bu manada kişisel/âilevi planda bir Kur’an ölçeği oluşturmalıyız belki. Aklımıza geldikçe yenilerini ilave edebiliriz. Bunları şükretmek için bir kenara not edelim. Kur’an akâid, ahkâm ve ahlâk âyetlerinden ibaret değil. İnsanlık tarihinden, kavimlerden, peygamberlerden ve kötü örneklerden bahsediyor. Bir tarih perspektifi, insanlık bilinci kazandırıyor. Hayatın zorluklarından, çekilen çilelerden, acılardan, hastalıklardan, vefatlardan, Allah’ın imtihanlarından ve bunlarla nasıl başa çıkılacağından bahsediyor.Kur’an, doğa olaylarından, canlılardan, hayvanlardan, dağlardan, topraktan, denizlerden, bulutlardan bahsediyor. Bunlara Allah’ın yarattığı varlıklar olarak bakmamız gerektiğini öğütlüyor.Yıldızlardan, evrenden, güneşten aydan bahsediyor. Evren hakkında bir ufuk kazandırıyor. Bu evrenin tamamının Allah’ın yarattığı bir varlık olduğunu ifade ediyor.Metafizik varlıklardan, cinlerden, şeytandan, meleklerden bahsediyor. Mucizelerden, sıra dışı hadiselerden ve bunlardaki Allah’ın dilemesinden bahsediyor.Hülasa, Kur’an’ın bütününe bakarsak, hemen her konuda güzel örnekler bulmamız mümkün. Bunları okuyup, düşünüp, yaşlarına göre çocuklarımıza anlatmamızın önünde ne gibi bir engel olabilir?Her anlattığımız meseleye Kur’an’dan yola çıkarak, beşeri bilimler, fen bilimleri, tarih vb. alanlardaki kendi kişisel bilgilerimizi de katarak çocuklarımıza anlatabiliriz.Çocuklarımıza, kıssaları, çekilen çileleri, bunların dünya hayatının bir gerçeği olduğunu, Allah’ın sevdiği insanları bile bu tür sıkıntılarla denediğini, bizim de başımıza gelenlere aynı o örnek kullar gibi davranmamız gerektiğini anlatabiliriz.Eğer çocuklarımıza anlatan biz değilsek, hangi teknoloji harikaları neler anlatıyor, bir düşünelim. Eğer çocuklarımıza Kur’an anlatmıyorsak, bir düşünelim neleri anlatıyoruz?Kur’an’ı anne-baba olarak bizler anlatmıyorsak, kimler anlatacak, bir düşünelim.Elbette dört dörtlük olmayacak bizim yaptıklarımız. İnsanız, kuluz neticede. Samimiyetimizi arz ile Allah’tan affımızı diler, doğru yolu göstermesini isteriz. Biz eksiği gediği ile yapmazsak, hangi kara emelliler, ne niyetlerle neler anlatmaktadır kontrolsüz ekranlardan? Her ne yaparsak, kötü emelli kişilerden daha anlamlı ve hiç olmazsa iyi niyetli bir çaba olacaktır bizim gayretlerimiz. Biz hatamızla, kusurumuzla bu yolda ilerlerken, hatamızı fark edersek düzeltiriz; düzeltmeliyiz elbette. Bilmiyorsak da öğrenmeliyiz. Ama hiçbir şey yapmazsak, çocuklarımız ve âilemiz hakkında hesaba çekildiğimizde, Rabbimize ne diyeceğiz?

Powered by wisp

6/28/2024
© Kaahn 2024