Gençlik Divanı

‘’Satın Alma’’ İdeolojik Bir Eylemdir / 1

Yazan: Ahmet Ender Dağlar

Bu yazımda günlük hayattaki bazı davranışlarımızı, tepkilerimizi, eylemlerimizi; genellikle piyasalarla ilişkili metinlerde sıklıkla karşılaştığımız “arz-talep dengesi” kavramıyla ele alarak kendi bakış açımla yorumlayacağım.

‘’Satın Almak’’

Başlıkta kullandığım “satın alma” kavramının bu yazımdaki tek anlamı bir şeye parası karşılığında sahip olmak değil. Yazımda kullanacağım “satın alma” kavramının tanımı için “arz edilen bir şeyi herhangi bir şekilde olumlu olarak pekiştirmek ve ona talep göstermek” diyebilirim.

Neleri ‘’Satın Alırız’’?

“Satın alma” günlük hayatımızdaki birçok davranışımızın altında yatan bir eylemdir. “Satın almaya” farklı farklı örnekler verecek olursam; Ayakkabı alacağımız zaman arama motorunda bir markanın ayakkabılarını sıklıkla aratarak -belki farkında olarak belki olmayarak- markayı webde arananlarda üst sıralara çekmek, sosyal medyada gördüğümüz bir videoya veya tweete izlenme/görüntülenme kazandırmak, onları beğenmek ve paylaşmak; bir sanatçının bir şarkısını müzik dinleme platformunda ücretli veya ücretsiz dinlemek, sevdiğimiz birisi bir söz söylediğinde ona hoş bir yüz ifadesiyle bakmak, fiyatına zam gelmiş olmasına rağmen hayatta kalmamız için elzem olmayan bir ürünü ya da gıdayı parayla almak, hoşumuza gitmeyen bir tavıra karşı tepki göstermemek gibi örneklerle çoğaltabilirim. Siz de fark etmiş olmalısınız ki verdiğim örnekler bir niyet gözeterek farkındalık oluşturmak maksadıyla özellikle seçilmiş örneklerdi.

Tüm bu olayları incelediğimizde her birinde arz edilen yani sunulan bir şeye karşılık olarak verilen bir tepki, talep görüyoruz. Aslında alışverişten insan ilişkilerine; takip ettiğimiz televizyon programlarından, dizilerden sinemaya; YouTube ve tüm sosyal medya içeriklerinden oy verdiğimiz siyasi partilere kadar hayatımızın her alanında etkileşime girdiğimiz pek çok şey arz ve talep dengesinden oluşmaktadır. Arz edilen şeye karşı gösterdiğimiz her türlü talep “satın alma” kavramına girer. Talebe karşılık için arz edilen şey her ne olursa olsun ona talep edildiği sürece yüksek ihtimalle arz edilmeye devam edecektir.

‘’Satın Alma’’nın Bilinçli Kullanımı

“Satın alma” bilinçli olarak yapılmaya başlandığı zaman hem birey hem de toplum için büyük bir güç unsuru olacaktır. Çünkü arz-talep dengesinde genellikle bilinçli değişken arz tarafı olmaktadır. Bu doğal olarak arz edenin güçlü olması anlamına gelmektedir. Örneğin farklı farklı ham maddelerden üretilen bir ürün düşünelim. Üretici yani arz eden her üretimini yok satıyorsa maliyetleri biraz arttığında düşük maliyetli muadil ham maddeleri elde etmek için farklı üreticilerle görüşmek yerine en kısa yolu yani zam yapmayı tercih edecektir. Her seferinde fiyatı ne olursa olsun ürünü satın alan yani arz edilene talep gösteren tüketiciler bu sefer de yeni zamlı fiyatına ilk başlarda mırın kırın etseler de satın almaya devam edeceklerdir.

Bir de denklemin diğer tarafının değiştirici unsur olduğu senaryoyu göz önüne getirelim.

Üretici ürettiği ürüne yeni zam uyguluyor fakat bu sefer tüketiciler toplu bir şekilde refleks gösterip organize olarak bir süre bu ürünü satın almama kararı alıyorlar. İşte şimdi etki edici olan ve güçlü olan talep eden kısım olmaya başlayacaktır. Beklediği satışı alamayan üretici batmamak için ilk aşamada indirime gidecektir. Bir süre daha tepkiler devam ederse bu sefer üretim maliyetlerini düşürmek için adım atacaktır. İlk olarak her zaman ham maddeyi aldığı üretici ile indirim pazarlığına girecek istediği indirimi alamazsa diğer üreticilerle görüşmeye başlayacaktır. Bu sefer hem eski tedarikçisi müşterisini kaybetmemek için güzel bir fiyat çekmeye çalışacaktır hem de yeni tedarikçiler bu yeni müşteriyi ellerinden kaçırmamak için iyi bir fiyat çekmek için çabalayacaklardır. Böylelikle arz-talep dengesindeki baskı ters taraflı ilerleyerek ürünün fiyatı zamanla düşecektir. Bu örnekteki tavrı başta verdiğim örnekler ve diğer tüm olası örnekler için de uyarlayıp çoğaltabiliriz. ‘’Satın almak’’ sıradan bir eylem gibi görünse de birey ve toplum olarak bilinçli kullanıldığında çok büyük bir yaptırım gücüdür. Örneğin boykotlar da talep edenin yaptırım gücünü kullanması anlamına gelir.

Boykot konusunu ‘’Satın Almak İdeolojik Bir Eylemdir’’ başlığı altında yazdığım yazı dizisinin ikinci bölümünde kaleme alacağım.

Tekrar buluşana dek sağlıcakla ve takipte kalın..

Powered by wisp

6/28/2024
© Kaahn 2024